EYUP SALAHATTİN KARAKAŞ
Sağlıklı Günler
Osteoporoz, ilerleyici tarzda kemik kaybı ve artan kırık riski ile karakterize bir hastalıktır. Kelime anlamı, “kemiğin süngerleşmesi”dir. Bu hastalık uzun yıllar içerisinde gelişir, hasta durumunu ancak kırık olunca anlar. Osteoporozlu kimselerde boy kısalması ve kamburlaşma olur.
Osteoporozlu (sağ) ve osteoporozo olmayan (sol).
Osteoporoz önemli bir sağlık sorunudur. Her yıl yaklaşık 5 milyon insanı etkiler. Tahminen, osteoporoza bağlı olarak, her yıl 400 bin kırık olmaktadır. 65 Yaşın üzerindeki iki kadından birinde ve beş erkekten birinde bu nedenle kırk olur. Oldukça ağrılı olan bu kırıklar, kalça, omurgalar, el bileği, kol ve bacaklarda basit bir düşme sonucu meydana gelebilir. Kemik, osteoporoz sebebi ile çok zayıflamışsa, günlük aktiviteler sonucu bile omurgalarda kırık gelişebilir.
Bu kırıklar içerisnde en ciddi sorunlara yol açanı kalça kırklarıdır. Daha önce bağımsız olarak yaşıyan yaşlılar, bu kırık sonucu bir bakıcıya ihtiyaç duyar hale gelebilir. Bu kırığı geçirmiş kimseler, uzunca bir süre koltuk değneğine muhtaç olur ve yaklaşık yarısı da ömürlerinin geri kalan kısmını yürüteç veya koltuk değneği kullanarak geçirir. Kalça kırıklarının topluma da maliyeti yüksektir.
Osteoporoz Nedenleri
Osteoporozun kesin sebebi bilinmemekle beraber, bazı faktörlerin rol oynadığı kesindir.
Yaşlanma: Herkes yaşlandıkça kemik kaybına uğrar. 35 yaşından sonra yeni yapılan kemik dokusu, yıkıma uğrayan kemik dokusunu telafi edemeyecek kadar azalır. Bir insan ne kadar yaşlı ise, kemik kitlesi de o kadar azalmıştır ve kırık geçirme ihtimali de o kadar artmıştır.
Heredite: Ailede kırık hikayesinin olması, ince, narin vücut yapısı, açık renk saçlar osteoporoz riskinin yüksek olduğuna işarettir. Bazı insanlarda, erken yaşta osteoporozun gelişmesi de hereditenin rolünü göstermektedir.
Beslenme ve hayat tarzı: Kalsiyumdan eksik diyet, düşük vücut ağırlığı ve aktif olmayan bir hayat tarzı ve sigara ve alkol içmek gibi kötü alışkanlıklar insanları osteoporoza doğru götürür.
İlaçlar ve diğer sağlık sorunları: Kortizon gibi bazı ilaçlar ve tiroid hastalıkları gibi bazı sağlık sorunları da osteoporoz nedeni olabilir.
Menapoz: Menapozdan sonra estrojen seviyesinin azalması osteoporoz oluşumunda önemli bir faktördür.
Osteoporozun Önlenmesi
İnsanlar yaşlandıkça kemik kaybı arttığı için, çoğu insan osteoporozu yaşlılık hastalığı olarak bilir. Oysa, osteoporozun gelişmesinde, çocukluk ve adolesan dönemdeki kemik büyümesinin ve gelişmesinin büyük önemi vardır. Osteoporozun önlenmesine çocukluk çağlarında başlanılmalıdır.
Çocukluk süresince kemikler hem büyürler hem de güçlenirler. Bu dönemdeki kemik gelişimi yetişkin hayattaki kemik kalitesini de belirler. Adolesan çağında ulaşılan kemik kitlesi ne kadar büyük olursa, yaşlılıktaki kemik kaybı da osteoporoza o kadar geç yol açar.
Vücudun normal gelişmesi için iyi beslenme çok önemlidir. Bütün dokular gibi, kemik de dengeli beslenme, yeterli kalori ve uygun miktarda besi maddesi ister. Maalesef, bazı insanlar kendi sağlığı için gerekli miktarda besini alamayabilir. Mesela, 9-17 yaşlarındaki kimseler, günde ortalama 1300 mg kalsiyum almalıdır ama bu miktarda kalsiyumu tahminen, çocukların ancak % 20’si alabilmektedir.
Kalsiyum, kemik kitlesinin gelişmesinde, korunmasında ve osteoporozun önlenmesinde önemli bir besin maddesidir. Vitamin D kalsiyumun bağırsaklardan emilmesinde ve kemik sağlığının korunmasında rol oynar. Bebeklerin ve çocukların yeterli miktarda D vitamini de almaları gerekir. Çocuklar büyüdükçe daha az süt içmeye başlar; sütten üretilmiş yiyeceklerden de az yerlerse, D vitamini ve kalsiyumu ayrıca almaları gerekir. Önemli olan genç yaşta ulaşılan kemik kitlesi düzeyidir.
Kalsiyumun en iyi kaynağı, süt ve sütten yapılmış yiyeceklerdir. Yeşil yapraklı sebzeler de bol miktarda kalsiyum içerir. Üç yaşın altındaki bebekler, günde 500 miligram kalsiyuma ihtiyaç duyarlar. Bu miktar kalsiyum için, iki bardak süt içilmesi yeterlidir. Büyük çocuklarda günlük ihtiyaç 800 miligrama çıkar. İki tas yoğurtta bu kadar kalsiyum vardır. Daha büyük çocuklardaki kalsiyum ihtiyacı ise, günlük 1300 miligramdır. Kalsiyum ile birlikte D vitamini alımı da gereklidir. Vitamin D güneş ışığı ile aktif hale geçer. Açık havada yapılan egzersizler bu bakımdan iki yönden fayda verir.
Kaslar gibi kemiklerin de güçlü olması için egzersizlere ihtiyacı vardır. Hangi yaşta olursanız olun yapacağınız egzersizlerin, sağlık ile ilgili diğer faydalarının yanında kemik yapımını artırıcı etkisi vardır. Yürüme, koşma, futbol, basketbol, voleybol, kayak, dans etmek gibi egzersizler haftada en az üç kere yapılmalıdır. Egzersizlerin kas gücünü artırarak, vücuda esneklik sağlayarak ve denge duygusunu geliştirerek, düşmeyi önleyici etkisi de vardır. Böylece kırık olma ihtimali de azaltılmış olur.
Yaş Durumuna Göre Öneriler
10-20 yaş: Kemik bankanızdaki kalsiyum depolarını mümkün olduğunca artırınız. Kemiklerinizin sağlıklı ve güçlü olması için, günde 1300 miligram kalsiyum alınız. Kalsiyum için en iyi kaynağın süt olduğunu unutmayınız. Yeşil yapraklı sebzeler yiyerek de bol kalsiyum alabilirsiniz.
Bayanların düzenli menstrasyon görmeleri osteoporozun önlenmesi açısından önemlidir. 16 Yaşına gelmenize rağmen menstrasyonunuz başlamamışsa veya düzenli değilse, doktora müracaat ediniz.
20-35 Yaş: Kemik yapımı, eski yıllardaki ile kıyaslandığında daha az olmakla beraber, kemikler en güçlü yapıya bu dönemde ulaşırlar. Kemik dansitesinin zirve noktaya ulaşması için yeterli kalsiyum alınması önemlidir. Her gün 1000 mg kalsiyum alınmalıdır. Yeterli kalsiyum alımı ile birlikte yapılacak egzersizler kemiklerin güçlenmesine yadım eder.
35-50 Yaş: Yavaş yavaş kemik yıkımı başlamıştır. Bu kaybı asgaride tutmak için yeterli kalsiyum (1000 mg günde) ve düzenli egzersiz yapılmalıdır. Kadınların çoğu bu yaşlarda menapoza girerler. Menstrasyonlar düzensiz hale gelmeye başlayınca doktora gitmek gerekir. Ayrıca, kemik dansitesi ölçümü de gerekebilir.
50 Yaş ve üzeri: Menapoza girmiş kadınların kemik kitlelerinde bir yılda ortalama %1-6 oranında kayıp olur. Bu dönemde osteoporoz tedavisi gerekebilir. Yeterli kalsiyum alımı önemlidir. Bir günde 1000 mg kalsiyum alınmalıdır. Yeterli güneş ışığı alınamıyorsa, D vitamini alımı da gerekir. Haftada 3-5 gün 20-30 dakika kadar yürümek veya koşmak çok faydalıdır.
Osteoporozun Teşhisi
Osteoporoz teşhisi, doktor tarafından tıbbi hikayenin alınması, fizik muayenenin yapılması, röntgen grafilerinin ölçülmesi, kemik dansitesinin tayini ve laboratuar sonuçlarının değerlendirilmesi ile konur. Doktor, kemik kaybı yapan, D vitamini eksikliğine bağlı rikets, paratiroid bezinin çok çalışmasına bağlı hiperparatiroidizm gibi diğer hastalıkları ekarte etmek isterse, ek tanı yöntemlerine baş vurabilir.
Kemik dansitometresi, osteoporozun tanısında kullanılan güvenilir bir yöntemdir. X-Ray kullanılarak yapılır.
Kemik Dansitesi Ölçümü
Kemik dansitesi ölçümü için çok sayıda metot olmakla birlikte en sık kullanılanı DEKSA’dır (dual-enrgy X-ray absorptiometry). Ölçüm röntgen ışınları kullanılarak yapılır. Radyasyon dozu çok düşüktür. Sonuçlarda doğruluk oranı yüksektir. Ölçüm zamanı da kısadır.
Kemik dansitesinin ölçülmesinin esas amacı, kırık oluşma riskinin belirlenmesidir. Kemik dansitesi düştükçe kırık riski de artmaktadır.
Aşağıdaki durumlarda kemik dansitesi ölçümü tavsiye edilir:
Menapoza girmesine rağmen hormon takviyesi yapılmayan bayanlar
Ailesinde kalça kırığı hikayesi olanlar, sigara içenler, zayıf ve narin yapılılar
Kemik kaybına yol açabilecek ilaçları (kortizon) kullananlar
Hipertiroidi, hiperparatiroidi, barsak emilim bozuklukları, alkolizm gibi sağlık sorunları olanlar
Daha önce kırık geçirenler (büyük bir travma olmadan)
T Skoru: T skoru, genç yetişkinlerin kemik dansitesi ortalamalarının alt ve üst değerlerinin standart sapmasını bildiren bir rakamdır. Bu ortalamalar, aynı cinsiyet ve ırk özelliklerindeki kişiler için normal kabul edilen değerlerdir.
Genel kabule göre, standart sapma (SS) değerindeki bir eksik değer, kırık riskinin iki misli arttığını gösterir. Mesela, SS normalin iki altı ise (T skor: -2) kırık olma ihtimali normale göre 4 misli artmıştır. Bu durumda, gelecekte kırık olmaması için, kişinin tedavisi gerekir.
Yaşlılık da osteoporozdan bağımsız olarak kırık riskini artırır. Özellikle denge bozukluğu, bacaklarında güçsüzlük ve görme bozukluğu olanlar ve fizik kondisyonu iyi olmayanlar kolaylıkla düştükleri için bunlarda kırık riski daha da fazladır.
Z Skoru: Z skoru, hasta ile aynı yaştaki insanların kemik dansitelerinin normal değerini bildirir. Bu skor, osteoporozun primer mi, yoksa sekonder mi olduğu konusunda fikir verir. Sekonder olanda yaşın dışında, osteoporoz yapan bir sebep vardır. Z skoru -1.5 dan daha düşükse, sekonder osteoporoz olabilir. Bu durumda, osteoporoz yapan sebeplerin varlığı araştırılmalıdır. Tedavi için önemlidir; altta yatan sebebin de tedavisi gerekebilir.
Osteoporoz Tedavisi
Kaybolan kemik dokusunu yerine koymak çok zordur. Tedavi ile yeni kemik kayıplarının olmamasına çalışılır. Osteoporoz tedavisini ortopedist, iç hastalıkları uzmanı, kadın, doğum hastalıkları uzmanı ve endokrinolog beraberce yürütürler. Tedavin esasını beslenme ve egzersiz oluşturmasına rağmen ek tedavi yöntemleri de vardır.
Menapoz sonrası gelişen osteoporozlarda, kemik kaybı fazla ise, kırık riskini azaltmak için kadınlara estojen verilir. Menapoz başladığında yapılacak kemik dansitesi ölçümü, estrojen verilip verilmemesi konusunda bir kriter oluşturur. Bu hormon, kalp hastalıklarını da önler, zihinsel ve üriner fonksiyonları artırır. Estrojen tedavisi risksiz değildir; meme kanseri ihtimalini yükseltir.
Son yıllarda anti-estrojen ajanlar da kullanılmaya başlanmıştır. Bunlar, kemik yapımını artırır, omurgalarda kırık ve memelerde kanser olma ihtimalini azaltır.
Kemik kaybını azaltmak için kullanılan bir diğer ajan da kalsitonindir. Bu ilacın burun spreyi vardır. Kullanıldığında, kemik kaybını azaltır, omurgalarda kırık oluşumunu sınırlar; ayrıca ağrı kesici etkisi de vardır. Alendronat gibi fosfanatlar da kemik erimesini yavaşlatır ve kırkları da önler. Bütün bu saydığımız tedavi edici ajanlar önemlidir ama daha önemlisi osteoporozun önlenmesidir.
Kalsiyum İhtiyacı
Erkekler ve bayanlar 9-18 yaş | 1,300 mg |
Erkekler ve bayanlar 19-50 yaş | 1,000 mg |
Hamile ve emzikli bayanlar | 1,300 mg |
Erkekler ve bayanlar 50 yaş üzeri | 1,000 mg |
|
|
Vitamin D İhtiyacı
9-50 Yaşlarındaki sınırlı güneş gören iinsanlar | 1,300 mg |
51-70 yaşlarındaki sınırlı güneş gören insanlar | 1,000 mg |
70 Yaşın üzerindeki sınırlı güneş gören insanlar | 1,300 mg |
Yiyeceklerdeki Kalsiyum Miktarı
Yenen Miktar | Yiyecek | Kalsiyum miktarı (mg) |
1 tas | Yoğurt | 415 |
1 tas | Meyvalı yoğurt | 314 |
1 bardak | Süt | 300 |
25 gm | Kaşar peyniri | 290 |
25 gm | Beyaz peynir | 170 |
25 gm | Çedar peynir | 200 |
1 porsiyon | Sardalya | 350 |
1 porsiyon | Levrek | 110 |
1 kap | Mevsim salatası | 175 |
1 kap | Lahana | 170 |
1 kap | Badem | 330 |
1 kap | Dondurma | 170 |
1 kap | Pişmiş brokoli | 90 |
1 büyük | Hamburger | 75 |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|