TEDAVİ YÖNTEMLERİ
ARTİRİTLER
Çoğumuzun ya kalçası, ya
dizi ağrır. Mutfaktan salona gitmek bile bazen işkenceye dönüşür. Parmaklarımız
şişebilir, bir kalemi bile tutmakta zorluk çekeriz. Eğilemeyiz, doğrulamayız; hareketlerimiz
kıstlanır. Bütün bunlara artiritler sebep olur. Artirit deyip geçmemek lazım,
ergeç herkesin başına gelebilir. İlerlerse, hayat kalitesi düşer; hatta
çekilmez olur. Bağımsızlık azalır, başkalarına muhtaç hale gelinir.
Bunlar kötü haberler,
peki iyi haber yok mu? Var elbette; artiriti yenebiliriz, verdiği ızdırabı
azaltabiliriz. Hatta tamamen yok da edebiliriz. Koltuk değnekleri ile yürümek,
oturduğu yerden kalkamamak, dişlerini sıkıp ağrı çekmek kimsenin değişmez hayat
biçimi değildir. Sizin artirit ile baş edebilmeniz için bu kitapta bazı
bilgiler verilecektir. Bu bilgilerden
faydalanarak maraton koşacak hale gelemezsiniz ama ağrılardan kurtulabilirsiniz
ve daha aktif, daha kaliteli bir hayata kavuşabilirsiniz. Evet doğru, artirit
çok yaygın ama bu konuda çok araştırma yapılıyor ve tıp sürekli ileriyor. Konu
ile ilgili bilgilerimiz de sürekli artıyor. Bu bilgilerden neden siz de
faydalanmayasınız?
ARTİRİTLER NASIL OLUR DA
EKLEMLERİMİZE ZARAR VERİR
Tam olarak artirit nedir
ve eklemleri nasıl etkiler gibi
soruların cevabını vermek o kadar da kolay değildir. Çünkü, aririt çok sayıda
hastalığın genel adıdır. Her birinin oluş mekanizması ve tedavisi farklıdır.
Bununla birlikte şu genel ifadeler tüm artiritler için söylenebilir:
- Eklemin bazı kısımlarını tutar.
- Ağrıya neden olur ve eklemleri hareketsiz
kılabilir.
- Beraberinde çeşitli inflamasyonlar da olur.
Artiritler çeşitli olduğu
gibi sebepleri de farklı farklıdır. Bu sebepler kötü bir gen de olabiir, fiziki
bir travma da; hatta bir böcek sokması bile artiriti başlatabilir.
Artirit kelime olarak
eklemin inflamasyonu demektir; en belirgin belirtisi ağrıdır. Halk arasında
genellikle romatizma diye isimlendirilir. Bazen de artralji kelimesini
duyarsınız. Bu da eklem ağrısı anlamını taşır. Artraljide ağrı dışında bir şey
yoktur. Tahminlere göre her üç insandan birisinde artirit vardır.
EKLEMLERİ TANIYALIM
Eklemlerinizle ilgili
sorunlaarı anlamak için onların ne olduğunu, nasıl çalıştığını bilmenizde fayda
var. Vücudun herhangi bir yerinde iki kemik bir araya gelirse, oraya eklem
denir. Bazen bu kemikler birbirine kaynamıştır. Fakat artirit ikikemiğin tam
olarak birbirleri ile temas etmediği eklemlerde olur. Bu eklemlerde Şekil ??? de göreceğiniz gibi iki kemik
arasında küçük bir boşluk vardır. Bu
küçük boşluk sayesinde kemikler birbirine sürtünmez, birbirini aşındırmaz.
Kemikler canlı birer
dokudur. Yapıları sert ve süngerimsidir. Kan ile beslenirler, sinirleri vardır
ve kendilerini sürekli yenilerler. Kemikler olmasaydı bizim dokuların doldurulduğu bir torbadan farkımız
olmazdı; tıpkı direği olmayan çadır gibi yığılır kalırdık.

Diz ekleminin şematik görünümü.
Kemikleri bir süpürge
sapı gibi de düşünmemek gerekir. Onlar bizi sopa gibi dik ve hareketsiz
bırakmazlar. Vücudumuzdaki 200den fazla kemik birbileriyle 150 civarında eklem
yapar. Bu eklemler bizi esnek ve hareketli kılar. Bu esnekliği ve hareketi
görmek için bir jimnastikçiyi veya bale yapan bir danscıyı izlemek yeter.
Elbette herkes bu kadar esnek olmayabilir ama günlük hayatta herkes yürür,
eğilir, bükülür, oturur, kalkar. Eklemlerde hareket olmasaydı nasıl davranırdık
acaba; düşünün bakalım.
Kas, tendon ve bursa
(tendon ve kemiklerin üzerindeki kesecikler) gibi oluşumlar eklemleri destekler
ve kemiklerimizi hareket ettirirler.
Eklem kılıfı eklemi tamamiyle sarar. Bu kılıfın ekleme bakan yüzünde
sinovya denilen bir tabaka vardır. Bu sinovya, eklem içerisine kaygan ve
besleyici bir sıvı salar; buna sinovyal sıvı denir. Kemiklerin ucu ise kıkırdak
ile kaplıdır. Bu kıkırdakların sürtünmeyi kolaylaştırıcı ve şok absorbe edici
özeliği vardır. Bütün bu yapılar eklemi oluşturur.
Eklem Kıkırdakları
Eklem kıkırdakaları,
özellikle diz eklemi gibi yük taşıyan eklemlerde fonksiyonel açıdan önem taşır.
Yürüyüş sırasında sırasıyla sağ ve sol dize vücut ağırlığının çok üzerinde yük
biner. Bu yükler eklem kıkırdakları tarafından absorbe edilir. Kıkırdağın kendi
özelliğinden dolayı ve eklem sıvısının da yardımıyla sürtünme hareketleri
aşınmaya yol açmaz. Bir de düşünün
bakalım, iki sert kemik birbirine sürtünse durum ne olurdu?
Eklem Tipleri
Gün içerisinde eğiliriz,
bükülürüz, doğruluruz ve bütün bu
hareketleri farklı büyüklük ve şekildeki kemiklerimizin birleşme yerlerindeki
eklemlerin oynaklığı sayesinde yaparız. Bu bakımdan eklemlerimizi hareketlerine
göre farklı guruplara ayırırız:
- Hareketsiz
eklemler, hemen hiç bir harekete izin vermezler. Bu tip
eklemleri kafatasında görmek mükündür. Kemikler birbirene bağ dokusu ile
sıkıca bağlanmıştır. Bu eklemlerde hareket olmadığı için artirit de
görülmez.
- Az
hareketli eklemler, omurga ve pelvisdeki sınırlı harekete izin
veren eklemlerdir. Genllikle artiritler bu eklemleri diğerleri kadar
tutmaz.
- Sinovyal
eklemler, oldukça fazla harekete izin verirler. Eklemlerimizin çoğu bu
tiptedir. Sinovyal eklemlerin de farklı şekilleri vardır: Kayıcı, menteşe,
eğer biçimi, top-yuva biçimi. Vücudumuz yürüme, koşma, eğilip yerden
birşey alma, yüksek bir rafa ulaşma, sağa, sola dönüp bakma gibi işlevleri
bu eklemlerin hareketleri sayesinde yapabilir. Ama ne yazık ki bu
eklemlerde artirit gelişince harketler kısıtlanır, işlevler zor yapılır
hale gelir.
Sinovial Eklemlere Bir Bakış
Artiritlerin bu
eklemlerde sık görülmesi nedeniyle bu kitapta sinovyal eklemlerden sıkça
bahsedilecektir. Çok farklı hareketleri mümkün kılmak için bu eklemlerin
şekilleri ve büyüklükleri farklı farklıdır.
Kayıcı Eklemler
Kayıcı eklemlerde eklemi
yapan kemiklerin yüzeyi nispeten düzdür; hareketler kemiklerin birbiri üzerinde
kayması sonucu oluşur. Omurgalar birbirleri ile kayıcı eklemler yapar. Eğilirken ve doğrulurken birbirleri
üzerinden kayarlar.
Menteşe Tipi Eklemler
Bu tip eklemleri
dirsekler, dizler ve parmaklarda görürüz. Bu eklemler tıpkı kapı gibi açılır ve
kapanır. Kapıya benzediği için, başka
yöne hareketi yoktur.
Eğer Tipi Eklemler
Bu eklemler atın sırtına
yerleştirilmiş eğere benzer. Kemiğin biri dışbükey, diğeri içbükey
biçimindedir. Bu tip eklemler aşağı-yukarı ve sağa-sola doğru hareket eder. El
bileği ve baş parmak eklemi böyle bir eklemdir.
Top-Yuva Biçimi Eklemler
Çok hareketli
eklemlerdir. Yukarı-aşağı, arkaya-öne hareket edebilir; daireler çizebilir.
Top-yuva biçimi eklemlerle birbirine bağlanan kemiklerin hareket özgürlüğü
fazladır. Bu kemiklerin birisinin ucu
top gibi yuvarlaktır, diğerinin ucu ise bu topu kavrayacak şekilde oyuktur.
Omuzumuzun ve kalçamızın eklemleri bu biçimdedir. Sırt üstü yüzerken kol ve
bacaklarımızın yaptığı hareketler bu eklemler için güzel örneklerdir.

Kalça, tipik bir yuva-top biçimi eklemdir.
ARTİRİT VE İLİŞKİLİ DURUMLARIN
AYIRT EDİLMESİ
Bursitten osteoartirite
kadar 100’den daha fazla ağrılı durum artirit olarak tanımlanır. Karışıklığa
yol açmamak için bunları aşağıdaki gibi dört farklı gurupta topladık:
- Gerçek artiritler
- Hastalıkta önemli rol oynayan ariritler
- Hastalıkta önemsiz rol oynayan artiritler
- Eşlik eden artiritler
Kitabın takip eden
bölümlerinde farklı tipteki artiritler,
artiritlerle ilişkili durumlar ve onların sınıflandırılması ile ilgili bilgiler
verilecektir.
Gerçek Artiritlerin Tanımı
Aslında gerçek artirit
diye tıbbi bir terim yoktur. Bu terimle ariritin primer hastalık olduğu klinik
durumlar anlatılmaktadır. Osteoartirit ve romatoid artirit bu gurubun en yaygın
şekilde görülen örnekleridir. Basit
eklem ağrılarından tutun da çok ciddi şekilde hareket kaybına yol açaçacak
kadar sakatlığa neden olabilirler.
Aşağıdaki hastalıklarda
artirit çok önemli yer tutar.
- Ankilozan
spondilit: omurganın kronik inflamasyonudur.
Hastalık ilerledikçe omurga hareketleri azalır; sonunda tüm omurgalar
birbirine kaynar ve tek bir kemik haline gelir. Neden oluştuğu bilinmez
ama genetik bir faktör olabilir.
- Gut: Ürik asit kristallerininn eklem içersinde
birikmesi gut artiritine yol açar. İğne şeklindeki bu kristaller eklemde
inflamasyon yapar; bu da çok şiddetli ağrılara neden olur. Sıklıkla dizde,
el bileğinde ve ayak baş parmağı eklemlerinde görülür. Genetik faktör,
beslenme şekli ve bazı ilaçlar gutun nedeni olabilir.
- İltihaplı
artiritler: Bakteri, virus
ve mantarlar vücuda girdikten sonra eklem içine yerleşirse ateş, eklemde
şişlik ve hareket kaybı ile birlikte giden artirit yapar.
- Çocukluk
artiritleri: Yaşı 16’dan
küçük çocuklarda görülen artiritlerdir. En sık görüleni jüvenil romatoid
artirittir(JRA). Omuz, dirsek, diz, ayak bileği
veya parmaklarında ağrı, şişlik; tekrarlayan ateşlenmeler ve bazen ciltte
kırmızı lekeler JRA’in sık görülen belirtileridir. Sebebi bilinmez.
- Osteoartirit
(OA): Halk arasında
kireçlenme diye de bilinir. En sık görülen artirit şeklidir. Eklem kıkırdağı aşınıp, harap olur ve
kemik uçları açığa çıkar. Bu sırada ağrı, hareket kısıtlılığı ve bazen de
şişlikler olur. Sıklıkla kalça, diz, ayak bileği, omurga gibi vücudun
yükünü taşıyan eklemlerde görülür ama el parmaklarında da oluşabilir.
Kalıtsal bozukluklar, metabolik hastalıklar, kırık ve çıkıklar, aşırı
şişmanlık ve diğer bir takım faktörlerin etkisi ile ortaya çıkar.
- Yalancı
Gut: Gerçek gut gibi yalancı
gutta da sebep eklem içindeki kristallerdir ama ürik asid yerine kalsiyum
vardır. Eklemde şişlik, ağrı ve bazen de kıkırdakta hasar yapar. Toplanan
bu kalsiyum kristallerinin beslenme ile alınan kalsiyum ile ilgisi yoktur.
- Psoriyatik
artiritler: Sedef hastalığı
ile birlikte olan artiritlerdir. Genelikle el ve ayak parmaklarını tutar.
Parmaklarda şişlikler yapar ve sosis görünümü verir.
- Romatoid
Artirit: Osteoartiritten
sonra ikinci sıklıkta görülen artirit şeklidir. İnsanın kendi bağışıklık
sistemi kendi vücudunu hedef alır. Eklemlerde inflamasyon ve şişlikler
yapar. Başlangıçta eklem zarını tutar, daha sonra kıkkrdağı ve kemiği de
etkiler. Eklem ağrıları yapar, hareketleri kısıtlandırır. Genellikle
vücudun her iki yanındaki aynı eklemleri tutar; mesela iki el bileğini
veya iki dizi...
Önemli bir oyuncu olarak
ariritler
Aşağıdaki durumlarda
artirit vardır ve hastalığın önemli bir parçasıdır ama pirimer bozukluk
değildir.
- Lyme
hastalığı: Bu hastalığın
sebebi, kenelerin ısırması ile
insanlara bulaşan özel bir tür bakteridir. Ariritle birlikte ateş, ciltte
kızarıklıklar, gözde ve sinir sisteminde
bozukluklar vardır. Kalpte de problem yaratabilir. Antibiyotik ile
tedavi edilir.
- Reaktif
artiritler: Bunlar, cinsel
temas yolu ile bulaşan hastalıklardan veya barsak infeksiyonlarından hemen
sonra ortaya çıkan eklem inflamasyonlarıdır. Bu hastalılarda genelikle şu
üç durum gözlenir: Aririt,
konjiktivit (göz kapağında kızarıklık, şişlik), idrar yollarında itihap.
- Skleroderma:
Sklerodermanın kelime anlamı
sertleşmiş cilttir. Kılcal damarlarda ve diğer damarlarda inflamasyon
vardır. Vücut buna aşırı kollajen sentez ederek cevap verir. Cilt,
eklemler, iç organlar ve kan bu durumdan etkilenir. Ciltteki sertleşmenin
yanında eklem harketlerinde de kısıtlanmalar olur. Otoimmün bir hastalık
olan skleroderma, çocuklardan çok yetişkinlerde görülür.
- Sistemik lupus eritematozis (SLE): Bir diğer otoimmün hastalık da budur. Vücut,
kendi dokularına karşı savaş açar. İnflamasyonlar, eklem ağrıları ve
sertlikleri olur. Doğurganlık çağındaki kadınlarda sık olmasına rağmen
erkeklerde ve çocuklarda da olabilir.
Önemsiz bir oyuncu olarak
artiritler
Bu hastalıklarda da
artirit vardır ama daha az önemlidir.
- Bursitler
ve tendinitler: Bursalar kemiklerin
çıkıntılı yererinde onları yastık gibi koruyan keselerdir. Bunların
inflamasyonuna bursit denir. Yaralanmalar sonucu gelişebilir. Tendonlar
kasları kemiklere bağlayan sağlam yapıda oluşumlardır. Tendinit ise
tendonların inflamasyonudur.
- Paget
hastalığı: Kemiğin yapım ve
yıkım hızı artmıştır. Sonunda kemiğin hacmi artar ama yumuşar ve kolay
kırılır hale gelir. Hastalıklı kemiğe komşu eklemlerde artirit gelişir. Bu
kemik ve eklemler sıklıkla kalça, kafatası, omuga, diz ve ayak bileğidir.
Bu hastalığın sebebi bilinmez.
- Polimiyalji
romatika: Gece boyunca bel,
kalça, bacaklar ve boyunda sertlik olur; yataktan kalkmak zorlaşır. Bu
durum polimiyalji romatika olarak bilinir. Bu hastalık tek başına da
olabilir, hayatı tehdit eden damar hastalığı (dev hücreli arterit) ile
birlikte de olabilir. Dev hücreli arteritte baş ağrısı, saçlı deride
hassasiyet, işitme problemi, yutkunmada zorluk gibi belirtiler olur. Bu
belirtiler varsa hastanın hekim tarafından acil olarak değerlendirilmesi
gerekir.
- Sjögren
sendromu: Bir diğer otoimmün
hastalık da budur. Göz yaşı ve tükrük bezlerinde inflamasyon yapar;
gözlerde kuruma, ağız kenarlarında çatlaklara neden olur. Hasta, çiğnemede
ve yutmada zorlanır. Sinirlerde, tiriod, karaciğer ve böbrek ve eklemlerde
de inflamasyonlar olur.
Eşlik eden artiritler
Aşağıda anlatılan
hastalıklara artirit eşlik edebilir ama esas problem başkadır.
- Karpal
tunel sendromu: Ele gelen
sinirin bileğin ön yüzündeki tunel içinde
sıkşması sonucu ortaya çıkar; parmaklarda ağrı ve hissizlik olur. Bu
problem daha çok elin aşırı kullanılması sonucu oluşur. İyi tedavi
edilmezse el içi kaslarda güçsüzlük meydana gelir.
- Fibromiyalji: Bu hastalık fibromyalji sendromu (FMS)
olarak da bilinir. Herhangi bir yaralanma olmadan başlar. Kas ve
tendonlarda ağrılar olur. Hasta genellikle her tarafım ağrıyor şeklinde
şikayet eder. Boyun, sırt ve bel bölgelerinde dokunmakla ağrının artığı
tetik noktaları vardır. Fibromyalji ile birlikte uykusuzluk, sürekli
yorgunluk ve depresyon görülür. Sebebi bilinmez. Fiziksel veya psikolojik
stres, yorgunluk veya iltihaplar tetikleyici olabilir.
- Miyozit: Kaslarda inflamasyon vardır. İki şekli
vardır. Polimiyozitte kaslarda ağrı ile birlikte kuvvetsizlik olur.
Dermatomiyozitte ise kaslardaki probleme ilave olarak ciltte de kalınlaşmalar
ve renk değişiklikleri meydana gelir.
ARTİRİTLERİN BELİRTİ VE BULGULARI
Çok çeşitli artirit
olduğunu gördük. Acaba kendinizde artirit olup olmadığını nasıl anlayacaksınız.
İki şeyin bilinmesi lazım: Birincisi, artiritin yaşı olmaz, herkesin başına
gelebilir. İkincisi, çektiğiniz ağrıların ne kadar ciddi olduğunu anlamakta
zorluk çekebilirsiniz. Her insanın artirit olmadan, geçici eklem ağrıları
olabilir. Bunları gerçek artiritten ayırt etmek zordur. Tedaviye başlamak ve
ağrılardan kurtulmak için iyi bir değerlendirme yapılmalıdır. Artirit için
tipik olan noktalar şunlardır:
- Eklem
ağrısı: Eklem ağrısı sürekli
olmayabilir; bazen azalır ve kaybolur, bazen artar. Çoğu zaman hareketle
artar istirahat ile azalır ama sürekli de olabilir. Bu eklem ağrıları iki
haftadan daha uzun sürerse, bir doktora baş vurmakta fayda vardır.
Eklemlerinizde hastalık olabilir.
- Eklem
sertliği, hareket etmede zorluk: Sabah yataktan zorlukla kalkıyorsanız, hareket etmede, yürümede zorluk
çekiyorsanız bu sizin için kırmızı alarmdır. Bu zorluklar kaslardan da
kaynaklanabilir, artirit sonucu da olabilir.
- Şişlik: Ekleminizin üzerinde şişlik, kızarıklık,
ellemekle ısı artımı ve hassasiyet varsa ekleminizde inflamasyon var
demektir. Bu durumda eklemi istirahat ettirip bir doktora görünmeniz
gerekir.
Üç önemli işaret sizin
için uyarı olmalıdır: Ağrı, hareket azalması ve şişlik. Bunlardan biri veya
ikisi varsa artirit olma ihtimali yüksektir. Bu belirtilerden önce de bazı
işaretler ortaya çıkabilir; bunlardan ileride bahsedilecektir. Şişlik, ağrı ve
hareket kısıtlanması iki haftadan uzun sürerse muhakkak bir doktor sizi
görmelidir
Bu kitabı okuyan bazı
okurlarımız kendilerinde bazı hastalıklar var sanabilir. Haklı da olabilirler
ama unutulmamalıdır ki, yanlış teşhis yanlış tedavi ile sonuçlanır. Bu nedenle
teşhisi de tedaviyi de doktora bırakmalısınız.
ARTİRİTLERİN SEBEPLERİ
Çok çeşitli artiritler
olduğu gibi çok değişik sebepler de vardır. Bunların bir kısmı ise halen
bilinmemektedir. Bazı faktörlerin artirit gelişiminde rol oynadığı
gösterilmiştir.
- Kalıtım:
Anne babanız size güzel bir
çift göz, güçlü kaslar, zeka dolu bir beyin verebilir ama aynı zamanda
artirit olmaya yatkınlık da verebilir. Bilim adamları HLA-DR4 genitik
markırı taşıyanlarda romatoid artirit gelişme riskinin fazla oduğunu
göstermiştir. Dolayısıyla bu gen sizde varsa, artirit gelişme ihtimali,
sizin için yüksektir. HLA-B27 genetik markırı taşıyanlarda ise ankilozan
spondilit sık görülür.
- Yaş: Yaşlandıkça artirit olma ihtimali de artar,
özelikle osteoartirit için bu gerçek daha da geçerlidir. Tıpkı arbaların
lastikleri gibi zmanla eklem kıkırdakları yıpranır, aşınır ve hatta yok
olur; kemik kemiğe temas eder duruma gelir. Bu durumda eklemde ağrılar
olur ve hareketler kısıtlanır.
- Ekleme
aşırı yüklenilmesi: Balerinler,
sporcular aynı hareketleri defalarca tekrar ederler. Bu hareketler ard
arda eklemlere yük bindirir. Balerinlerde ayak bileği artiriti,
teniscilerde tenisci dirseği gelişebilir. Bu örenkleri artırmak mümkündür.
- Yaralanmalar: Ev, iş veya trafik kazası sonucu eklemlerin
yaralanması, ilerde artirit gelişmesine neden olabilir. Futbolcularda diz
yaralanması ve bunun sonucu artirit gelişimi sık görülür. Amerikan futbolu
oynayanlarda ise, artirit ile sonuçlanabilecek yaralanmalar daha sık olur.
- İltihaplar:
Bazı tip artiritlere bakteri, virus veya mantarlar neden
olabilir. Bu mikroorganizmalar bazen de tetikleyici rol oynar. Lyme
hastalığı, kene ısırığı sonucu gelişir. Mikrobik artiritler, ameliyat
sonrası veya eklem içi iğne yapılması sonucu ortaya çıkabilir. Bazen de,
vücudun başka bir yerindeki bakteriler, kan yolu ile ekleme taşınabiir.
- Tümör
nekrotize edici faktör (TNF): Bu madde vücut tarafından sentez edilir ve inflamasyona yol açabilir.
Romatoid artiritin başlamasında ve devam etesinde rol oynar. Bu TNF’ye
karşı onun etkilerini yok eden bir ilaç geliştirilmiştir. Romatoid
artirite kullanılabilinir.
Kimlerde Artirit Gelişir
İstatistiklere göre,
yaşları 55-75 arasında olan, şişman bayanlarda osteoartirit sık görülmektedir.
Bu demek değidir ki diğer yaşlarda artirit görülmez. Artirit çocukları da,
gençleri de, yaşlıları da vurabilir; zengin, fakir de dinlemez. Her yaşayan
kimse artirit belasına uğrayabilir.
Bütün bunlara rağmen,
gene de çoğu zaman, artiritler kadınlarda görülmektedir. Elli yaşın üzerindeki
kadınların çoğunun dizi, kalçası beli ağrılıdır. Bu ağrıların sebebi de
artiritdir. Konu ile ilgili bazı gerçekler şunardır:
- Artiritler kadınların % 37’sinde, erkeklerin
ise % 28’inde bulunur.
- Tahminen 1.5 milyon kadının günlük
aktiviteleri artirit nedeniyle azalmıştır.
- Tahminen, şu anda 5 milyon kadında artirit
vardır.
- Romatoid artiritli hastaların yüzde yetmişi
kadındır.
- Lupus ve fibromiyaljisi olanların yüzde
doksanı kadındır.
- Jüvenil romatoid artirit, kız çocuklarında
erkek çocuklara göre iki misli daha fazla görülür.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Artiritlerin çoğunu
tedavi etmek mükün olmaktadır. Önemli olan hangi tip artirit olduğunun
belirlenmesidir. İlaç kullanmak ve
ameliyat olmak tedavinin sadece bir bölümüdür. Beslenmenin düzenlenmesi, egzersiz,
eklemi korama yöntemleri, depresyon ve stresi kontrol etmek, yaşama
şeklini değiştirmek ağrıları yok etmede etkili olabilir. Fizik tedavi
yöntemleri de faydalı olabilir.
İlaç tedavisine bir bakış
Ağrınız varsa,
eklemleriniz şişmiş ve kızarmışsa, yürümede zorluk çekiyorsanız sizin rahatlamanıza ihtiyaç var demektir. Bir çok
metod içerisinde, ağrıyı en hızlı geçirecek yol ilaç kullanımıdır.
Artiritte kullanılan ilaçları 5 guruba ayrırmak mümkündür:
- Ağrı
kesiciler: Ağrı kesiciler
hastanın ağrı duymasını önleyebilir ama inflamasyon üzerine etkisi yoktur.
Mide problemi yaratmazlar. En sık
kullanılan ağrı kesici ‘parasatemol’dur.
- Biyolojik
cevap değiştiriciler (BCD): BCD’ler bağışıklık sistemini baskılıyan veya bozan ve inflamasyona yol
açan sitokin denilen maddelerin
etkisini durdurur. Sitokinler, özellikle romatoid artiritteki
inflamasyonları artırır. BCD olarak kullanılan bir çok ilaç vardır.
- Kortikosteroidler:
Bunlar, vücutta doğal olarak
bulunan ve inflamasyonları baskılıyan sterodilerin, ilaç olarak sentez
edilmiş olanlarıdır. İnflamasyon üzerinde oldukça etkilidirler ama yan
etkileri de fazladır. Kan basıncını yükseltmesi, mide rahatsızlıklarına
yol açması, kemikleri ve cildi zayıflatması ve iltihaplanma ihtimalini
artırması bu yan etkilerden önemli olanlarıdır.
- Hastalığın
gidişini değiştiren romatizma ilaçları (HGDRİ): HGDRİ’ları artiritlerin romatoid artirit
ankilozan spondilit, psoryatik artirit gibi inflamatuar artiritler
üzerinde etkilidir. Bağışıklık sisteminin vücuda karşı savaşını yavaşlatır veya durdurlar. Sulfasalazin,
methotroksat ve sıtma ilaçlarını bu
ilaçlar arasında sayabiliriz.
- Steroid
olmayan inflamasyon gidericiler (SOİG): Hem ağrı kesicidirler hem de
inflamasyonları giderirler. Hafif şekileri aspirin ve iboprufendir. Daha
ağır olanlar da vardır. Mide üzerinde kötü etkileri olabilir.
Ameliyat ile tedavi
Ağrılar hayatı sizin için
zorlaştırıyorsa, verimli olmaktan uzak tutuyorsa, diğer yöntemlerle bu ağrınız
geçmiyorsa, ameliyatı düşünme zamanınız gelmiştir. Eklem ameliyatları zordur
ama sonuçları insanları çok memnun etmektedir. Çok çeşitli ameliyatlar vardır.
Bazen kapalı denilen, artroskop kullanılarak yapılan müdahaleler yeterli
olabilir, bazen de ekleminizi tümüyle yeniliyen protez takma ameliyatı
gerekebilir. İleriki bölümlerde bu
ameliyatlarla ilgili daha geniş bilgi verilecektir.
Yaşama Şeklini Değiştirme
Ağrınız olabilir, artirit sizin için zorluklar verebilir, eklem
sertlikleriniz olabilir; bütün bu durumlarda hayatı daha yaşanır kılmak için
yapacağınız bazı değişiklikler vardır. Aşağıda yazılanları dikkate alarak
hayatınızı yeniden düzenleyebilirsiniz:
- Beslenmenize
dikkat: Balık, taze sebze ve
meyve, kepekli ekmek, haşlanmış et, bitkisel sıvı yağ yemeyi tercih
edin. Akdeniz tipi beslenme,
artiritler için de uygundur; kalb-damar hastalıkları ve kanserleri
önlemede de rolü vardır.
- Eklem
koruyucu maddeleri kullanın: Artirit ağrılarını gidermede veya azaltmada kullanılan çok değişik
maddeler vardır. Beta-keraton, vitamin C ve E, selenium gibi antioksidalar, vitamin B6, niasin,
vitamin D, çinko, üzüm çekirdeği, keten tohumu, yeşil çay, glukozamin,
kondiritin sülfat ve bir çok diğer madde bu amaçla kullanılmaktadır.
- Günlük
egzersiz: sayısız araştırma
gtöstermiştir ki düzenli yaplıan
egzersizler eklemlerin hareketlerini artırır, kıkırdakların daha iyi
beslenmesini sağlar. Egersiz yapılmazsa kıkırdaklar incelir ve daha kolay yıpranır hale
gelir. Yürüyüş yapmak artiritler
için en güzel egzersizlerden birisidir. Egzersiz konusuna da ilerde tekrar
dönülecektir.
- Eklemlerinize
dikkat edin: Otururken, ve kalkarken, yürürken
eklemlerinizin incinmemesine, aşırı yüklenmemesine dikkat edin.
Yaralanmalar, zorlanmalar eklemlerdeki problemleri artırır.
- Öfkeyi,
stresi ve depresyonu kontrol altın tutun: Artiritinizi ve ağrılarınızı sürekli
düşünürseniz stresiniz artar depresyona girebilirsiniz. Bu durumda
ağrılarını da daha da rahatsız edici olur. Neyse ki stresinizi azaltmanın
ve daha pozitif düşünmenin yolları vardır.
- Hayatınızı
en üst düzeyde etkili kılın: Hayatınızı öyle organize edin ki, artiritiniz ve ağrılarınız, sizin
hayattaki etkinliğinizi azaltmasın.
İyi bir gece uykusu, enerjinizi idareli kullanmanız, bir takım
yardımcı aletler edinmeniz ve evinizde yapabileceğiniz bazı değişiklikler
sizi daha verimli kılabilir.